the end

the wall
seksenler türkiye’sinin (neredeyse) bütün katakulli / pislik / necaset dönecek sahnelerinde, arkada çalmakta olan john carpenter $ah eseridir. evet $aheserdir...

en önemli güzelliği de, akla ilk olarak; dünyalar tatlısı bir insan olan nuri alço’nun elinde viski bardağı ile o iğrenç (iğrenç benim lugatta sempatik gibi bi’ anlama haizdir) gülümsemesini akla getirir. diğer yandan sevtap parman’ın poposunu.. ah o popo.. ahh o popo...

yani efenim, eğer birazcık bi’ aklınız varsa indirin p2p den bu $arkıyı, repeat moduna da alın, hayatın tadına varın. mükemmel.

oh$.

(uzun zamandır bir $arkıyı bu kadar övmemi$tim)


bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol