eski çağlarda genellikle günbatımı, yeni bir günün başlangıcı sayılırdı. gece, on iki saate ya da `nöbet denen üçer veya dörder saatlik zaman dilimlerine bölünmüştü. gündüz ise gün doğuşundan başlayarak on iki saate bölünmüştü. örneğin, bu düzenlemeye göre (gündüz) altıncı saat = öğle vakti; dokuzuncu saat = saat 15:00, vb. müjdede belirtilen saatler bu sisteme göre düzenlenmişti. ne var ki, bazı bilginlere göre yuhanna yazılarında bugünkü sisteme yakın bir sistem kullandı. bu durumda onuncu saat sabah saat 10:00 olur.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?