günahlarım var şehvetime boyun eğmiş; ondan boy boy çocuklarım, kışkırtılmış hisler adı verilen.
tenim süt beyaz, hayallerimin kirliliğine inat; gözlerim yemyeşil kin, doğanın barışına karşıt; mavilerim var içimde kızgınlıklarımla, bulut bulut beyaz beneklerini hayaller diye taşıyan gökyüzüne dair; ve aslında ‘orospu kırmızılarım’ var, seni insanlığa davete çağıran.
elini sokmaya korkma taşın altına, en çok da sen memnun kalacaksın bu hülyada. söylesene, ne kadar ömür biçmiş tanrı denen aldatmaca?
ve düşünsene, ne istersin sana biçilen bu kadarcık zamanda?
doğruluk nedir ki hayatta?
hepimizin yaşadığı ihtiraslar değil mi ikiyüzlü? bastırılanlar en çok işe yarayanlar değil mi sevgi sunaklarımıza?
tanrı’ya adanacak en temiz hayaller üstelik bunlar, farkında o’da…
gel, sana sunuyorum ‘orospu kırmızı’larımın ateşini!
boğun eğmeyelim biz hayatın genel geçer kurallarına.
kaybolalım yaşamın gizinde, kollarını açan şehvetinde, meyve veren hayatın ilânihayesinde, şarkıların dize geldiği o mistik kelimelerde, yap-boz oyuncakların saklı kentlerinde, isyankâr ruhun sapa evcimenliğinde, sessiz çığlığın biçareliğinde, hayatın argümanı ile donatılmış ne var ne yok beşerinde; dedim ya işte, günahın bağışlanmaz evriminde…
günahlarım var şehvetime boyun eğmiş; ondan boy boy çocuklarım, kışkırtılmış hisler adı verilen.
orospu kırmızı var sevgimde, benimle oynayacağın oyun bahçesinde!
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?