kavga

kişinin olmasını istemedigi bir sey, onu yapan tarafından kesılmemesi ile kişinin buna son vermek için sectigi son yol.toplum tarafından her zaman atanın asagılandıgı ama asla buna sebeb verenın yargılanmadıgı olaydır.cünkü agzı burnu kan içindeki kişinin sok yasayan hali,dayak atmıs olanın yuzunde ki o gerilimin ego olarak dusunulmesi buna sebeb verir,bundan dolayı da her zaman dayak atan kişinin zekasının dusuk seviyede oldugu savunulur.ama insanlık tarıhine bakılır ise varlıgını idame ettirmiş olan toplumların siddet gercegi ile yasadıgı ve zekanın en cok kullanıldıgı alanlardan birinin savas alanı oldugu gorulecektır. dayak,kavga sebebleri zeka seviyesini belirleyebilir ama zeka ile ilgili kesın hukum vermez,durduk yere kişisel kaderine mudahele edilen cok fazla insanın sectigi yol ya intihardır ve ya cinayet.t.c. universitelerinden birinde bir ogrencinin ogretim gorevlisinin kafasını kantının ortasında kılıc ile kesmesi gibi bir vakayı anlatanlar ogrencının cok fazla bunaldıgını hocanın kendisine taktıgını soylerler.simdi bu ogrenci yaptıgı bu iş sonucu kanuni ceza almıstır fakat,bu olana kadar öğretim gorevlisi hiç bir ceza almamıstır.bu dengesizlik nereye kadar surecektı,ogrenci kişisel kaderine yapılan bu mudaheleye ne kadar katlanacaktı ve ogrencinin bunu yasamasında maddi olarak fakir bir insan olmasının onemı ne idi.yasadıgımız ulkenın sosyal kuralları içinde herkes bilir ki eger babası zengın olsa idi degil o ogrenciye takmak sen derse gelmesende olur ben geciririm bile diyecekti.kısaca dayak ,kavga ona sebeb veren olaylar ısıgında incelenir.sosyal hayat ta oldugu gibi kişisel olarakta dayak bir kavganın olacagını belirtisi geri bildirimdir.nasıl bir ogrenci sınavlarından kalır ise sınıfta kalmak gibi bir geri bildirim alır ise bir insan da eger sınırıma girer isen canın fena yanar ile aynı bildirimi yapar.peki sen kımsın lan seklinde bir tavır olur ise...peki hep mantıklı konusarak sorunları halleden toplum gormemezlikten gelir ise...peki haklı olan taraf maddi olarak hiç bir cıkar unsuru saglayacak birisi degil ise...gercekçi sebeblerden hariç psikolojik rahatsızlıgı olan birisi ile karsıkarsıya ise...peki kendisine sunulan insanlık ile neden boyle yapıyorsun sorusunu zayıflık olarak gorur ise..kaca kaca kacacak yeri kalmamamıs ise....işte butun bunların sonunda gercek yuzune tokat gibi carpacaktır.bahsedilen tavrın sebeb olacagı tasarım apacık ortatadır.insanın mantıklı oldugu bir gercek olasa idi o hoca o ogrencinin sacına, sakalına,yapısına degil sınav kagıdına bakardı.baskalarının fikirleri ile yasayıp baskalarının sebeb oldugu sekilde kazanmak,kaybetmek,suclanmak insanlık dısıdır.siddetin her zaman var oldugu bir gercek oldugu gibi ,ınanılmaz igrenc bir sey oldugu da gercektir.savası,siddeti ortadan kaldırmak yuksek bir amactır bunu anlamak,bunun için cabalamak nasıl iyi/iyilik ise, sunulan guvenı,secilen ınancı,sahip oldugunun zorla elinden alınması gibi sebelerden dolayı ve bu sebeblerin var oldugu an adrenalinin neden var oldugunu anlamak ta zeka sahibi oldugunun kanıtı olacaktır.kavga dikkat edlir ise fiziksel olabilecegi gibi sozel hatta psikolojik boyutta da olabilir.bunu yasayan ınsanın suc duyurusunda kanun kanıtları soracaktır.sahid ise buna tanık olanlardan istenecek ama sıgınılan toplum,hep mantıklı olan toplum eger sikayetci dava arkadası degil ise,maddi getiri sahibi,sosyal statu v.b. getirileri saglayamayacak bir anda yok olacaktır.kotu olan bir yalancı sahid olmasıdır.adalet ustun bir gercektir ama onuda saglayan insandır.bir hakım siyasi,maddi yaptırım altında ise gercek ile degil istenen dogrultuda hukum verir.bununda en buyuk ornegi sokratestir.bir seyin iyiligi veya kotulugu onun hissiyatı ile degil gercekliği ile olculecek ise adaletsizliğin sebeb oldugu tasarım her zaman siddet olacaktır...