o ayakkabıların giyildiği yaşlarda akşam ezanından sonra dışarıda olmak mümkün olmadığından dilediğimiz kadar tadını çıkartamazdık.her ne kadar gündüz elle gölge yapıp ışıklarını göstermeye çalışsak da pek faydalı olmazdı.ancak aileyle birlikte gidilen akşam gezmelerinde tadına varabilirdik.yolda ayaklarımızı yere vura vura yürürken herkes onlara baksın diye dua ederdik.gidilecek yere varınca da kapının önünde hemen ayakkabıları çıkartmaz,ev sahibinin de onları görmesini sağlardık.yani ben öyle yapardım.çünkü o yaşlarda benim için ekmek kızartma makinesinden ya da cep telefonundan çok daha teknolojik bir şeydi ışıklı spor ayakkabılarım.
(bkz: ben küçükken çok salaktım)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?