system of a down (s.o.a.d.), lubnan ile ermenistan dogumlu ermeniler olan serj tankian(vokal), daron malakian(gitar ve vokal), shavo odadjian(bas gitar) ve john dolmayan’dan (vurmali calgilar) olusuyor. los angeles’da yasamini surduren bu alternatif metal gurubunun toxicity adli yeni albumu 27 agustosta avrupa’da 4 eylulde de abd’de columbia records etiketi ile piyasaya cikdi...
tankian, malakian ve odadjian’dan olusan kadrosu ile 1993 yilinda soil adiyla calmaya baslayan gurup daha sonra 1995’de malakian’in bir siirinden esinlenerek, s.o.a.d adini alir. aralarinda dolmayan’i da alan gurubun ciktigi guney california turnesindeki canli performanslari buyuk ilgi ceker. 1997 yiilinda hollywood viper room’da calarken slayer, red hot chili peppers ve johnny cash’in de produktoru olan rick rubin tarafindan kesfedilirler. ilk albumlerini de haziran 1998’de yine rubin’in american records sirketinden (sony music etiketiyle) cikarirlar. gurup ile ayni adi tasiyan album ozellikle tankian’in ilginc vokallerini ile one cikar ve dunya capinda 850.000 satisa ulasir. gurubun muzigini “alternatif metal ve programlanmis ritimlerin dogu avrupa etkileri ile harmanlanmasi” olarak yorumlayan elestirmenler tarafindan korn ve deftones gibi onde gelen metal guruplari ile karsilastirildilar. gurubun ayrica sugar isimli bir de e.p’si bulunmakta.
rap, metal ve biraz da caz ogeleri bulunduran “eklektik” olan muziklerini, sistem karsiti ve ermeni kokenlerine dayandirdiklari sozlerin uzerine kuran gurup yeni albumu icin bir seneyi asan bir suredir studyodaydi. 30u askin sarki kaydeden gurup, albume sadece 14 tanesini almis. cok genis bir yelpazedeki konularin islendigi albumde sosyo-politik konulari ele alan “the prison song” (hapishane sarkisi), tankian’in “seri katil charles manson’in gozunden dunyaya baktiklarini” soyledigi “atwa” (air, trees, water, animals – hava, agaclar, su, hayvanlar) ve populer olana selam verdikleri “k.i.t.t” (seneler once turkiye’de buyuk ilgi goren kara simsek dizisinde david haselhoff ‘un konusan arabasinin adi) ve sehirlerindeki kirlenmeyi anlattiklari “toxicity” gibi sarkilar var. ayrica albumde gerek turkiye’deki film muzikleri ve sezen aksu ile yaptigi isler, gerekse yurtdisindaki gurubu night ark ve al dimeola ve chet baker gibi cazcilar ile yaptigi isler ile taninan arto tuncboyaciyan’in bos bir kola sisesi ve su dolu bir kova calarak katildigi “isimsiz” bir kayit da bulunuyor. rolling stone dergisindeki habere gore bu sarki “ermenilerin olulerin ardindan yaptiklari bir buyu”...
rolling stone, q magazine, kerrang! ve rocksound gibi dergilerde henuz piyasaya cikmadan ses getiren albumu, kerrang’dan ben myers “yilin metal albumu” ilan etmis bile. produktor rubin “kendilerini yeniden icat ettiler. gecen sefere gore cok daha iyi ve buyuk olmaya cabaladilar. cok farkli yonlere ulasabilmek icin bircok sarkilar yazmaya cabaladilar. albumun bu kadar uzun surmesinin sebebi bu oldu.” diyor. basci odadjian “duzensiz zaman degisimleri var” diyor ve ekliyor “album halen cok acaip. biliyorum ki dinleyicileri kalabaliklari yukari asagi oynatacak seye sahip. ayrica melodi de cok gelisti.” rolling stone’a gore cikis albumunde bol bol “haykiran” serj tankian bu sefer “sarki soyluyor”. rubin “onun muhtesem bir sesi oldugunu ve guzel soyleyebilecegini biliyordum. vokallerin guzelligi aklimi basimdan aldi. bu sert muzige dunya standartlarinda vokal yapiyor. boyle bir vokalist daha yok.” diyor tankian’in icin.
“bu album piyasada tutulmasa bile iyi bir album” diyor tankian. “gercek sanatin, ticari basari ile alakasi yoktur. kayitlarin satin alinmasi ikincil onem tasir. yapilip kaydedilmesidir onemli olan. sonrasinda onun birisi tarafindan dinlenip alinmasi ikincil onem tasir.” politik tavirlari ve sistem karsiti duruslari ile rage against the machine’in (r.a.g.m.)’in bosalttigi tahta da aday gosteriliyorlar. tankian gurubun internet sitesinden “her kanalda ayni seyleri goruyoruz. bu cok tasarlanmis. cok fazla filtrelenmis” diye seslenerek durusunu ortaya koyuyor. ayrica gurubun ermeni koklerine bagliliklarini da “war?” (savas) ve “p.l.u.c.k.” (politically, lying, unholy, cowardly killers – politik, yalanci, kutsal olmayan, odlek katiller) gibi sarkilarinin sozlerinde anayurtlarinida yasadiklari zulumlere cekilen perdeyi reddederek gosteriyorlar.
ilk albumdeki "know" (bil) adli sarkinin bir bolumunde soyle sesleniyorlar...
kitaplarin hepsi farkli seyler soyluyorlar
insanlarin bir kismi sari kanatlarini cirpip suzulmeye calisirken
hayatin orospusu ve neredeyse hersey olarak
suruden kacan bir koyun olmus olabilir
ama artik bir kus simdi ucabiliyor
olebiliyor
lanet olasi dunyanizi kirabilmek icin
hic neden bildigini dusunmezsin
bil, hic neden bildigini dusunmezsin
bil, hic neden bildigini dusunmezsin
bil, artik neden bildigini dusun,
bil
odadjian kendilerini “biz bir rap veya rock hareketi degiliz. biz muzik yapan dort herifiz. herhangi bir tarzin parcasi degiliz. 1998’de ortaya cikiverdik ve sadece s.o.a.d muzigi yapiyoruz” diye anlatiyor. dracula 2000 filmi icin yaptiklari “metro”, blair cadisi 2 icin yaptiklari “mind” (akil) ve scream 3’deki “spiders” (orumcekler) gibi sarkilarin disinda gurubun bircok demosu da el altindan ve mp3 olarak internette dolasiyor. kapak olduklari cmj dergisinin subat sayisinda tankian yeni albumleri icin soyle diyor. “ayni kayitlari tekrar yaratmayacagiz. bir gurubun ilk kayitlarinin aynisi ile tekrar tekrar ortaya cikmasindan nefret ediyorum. hissettigim ve gidip satin alamayacagim muzigi yapmak istedim.”
ilk albumlerin 1998de yayinlanir yayinlanmaz “kult” mertebesine ulasmasinin ertesinde gurup slayer ve ozzfestin turnelerinde kendine yer edindi. sahnedeki canli performanslari ve ilginc makyajlari da ilgi topladi. bu sayede 1999da son black sabbath sovunda da sahne aldilar. 2000 yilinda da henuz tamamlayamadilari amerika turnelerine devam etiiler. aslinda gurup neredeyse 1998den beri turnede. gurup onumuzdeki eylul sonu slipknot ile bir turneye cikacak. ayrica sonrasinda gerek abd’de, gerekse avrupa’da bazi festivallerde de sahne alacaklar.
california’daki ermeni toplumu icerisinde yetisen tankian liderligindeki gurup ermenilerin “sozde” soykirimi kabul ettirme calismalarina da destek veriyor. s.o.a.d. ermenilerin “soykirimi anma gunu” olarak kutladiklari 24 nisan’dan hemen once hayranlarina, baskan bush ve abd hukumetine resmen hicbir zaman tam anlamiyla tanimadiklari “sozde” ermeni soykirimi’ni kabul ettirmek yonunde baski yapmalari icin seslenenmisti. ayrica baslangicinda 1915’de anadolu’da yasanan trajediyi anlatan bir belgeseli gosterdikleri bir konserin 20.000 dolarlik gelirini de anca’ya (armenian national comitee of america – amerikan ermeni ulusal komitesi) birakmislar.
ilk albumdeki “know” ve “sugar” ozellikle tankian’in ilginc vokalleri ile benim favorilerim. ayrica “p.l.u.c.k.” ve “war?” adli sarkilarda da sozlerdeki ofke muzige yansiyor ve tankian’in sert vokali ile doruga ulasiyor. ilk album olan s.o.a.d ve sugar adli e.p. amazon.com sitesinden satin alinabiliyor. (tabii mp3’ler internette cirit atiyor...) yeni album turkiye’de satisa sunulumu bilmiyorum, ama amazon’dan ya da diger sitelerden bulunabilegi kesin. umarim yakinda toxicity’deki sarkilari dinleme sansina da sahip olurum.
insanlarin ait olduklari degil de bulunduklari topraklarin muzigini yaptiklarini ama bunun icinde koklerinden izler de barindirdiklari yonundeki teze iyiden selam duran s.o.a.d. icin umarim onlari istanbulda canli izleme sansina sahip oluruz
bir de son soz, s.o.a.d. elemanlarinin isimlerinin ne kadar "turkce oldugunu" bir dusunun, bir de p.l.u.c.k. adli sarkida "butun nesil jenosit, tum gururumuzu goturduler" demelerini... daha cok dusunursunuz....
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?