ironi,alegori,hüzün ve bilinçakışıyla yoğrulmuş oğuz atayın sekiz öyküden oluşan kitabı.beyaz mantolu adamla başlayan öykü,okuyucuyu hüzne davet eder.hiç konuşmayan kahraman,deli olduğuna kanaat getirilmiş toplum tarafından intihara sürüklenir.unutulan ile bilincin derinliklerine dalar,korkuyu beklerken ile de bu bilinç durumu piskoza dönüşür,yazarla arkadaş olmuşsunuzdur.bir mektupla derdini anlatmaya çalışan yazarın mektubu gönderilmez hemen sonra gazetede çalışmaya başlayan yazara bir mektup gelir:ne evet ne hayır.tut tutabilirsen artık atayı ironi almış başını gidiyordur bu saatten sonra okuma kahkahalar eşliğinde devam eder,derken kahkahanın dozu tahta at ile dindirlir:tuhaf alışkanlıkra sahip bir toplumda değişimin imkansızlığına olan kanaatiden olacakki bu sefer tarihe göndermelerle dolu bir mektup daha kaleme alır yazar:babama mektup.babasına yazdığı bu mektupta anlaşılamamanın acısını bıyık altından gülümsemelerle babasına anlatır.ama yazar öfkelidir,kızgındır,kendisi ordadır fakat okuyucusu yoktur demiryolu hikayecilerinde.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?