sen uzak, ve uzaklara ait kadin.
bir gun soz, butun muzur gulumsememle bitecegim yaninda,
o gun sicaginda,
o gun yaninda,
o gun seninle...
bir sokak cingenesinden alinmis bir buket cicekle gelebilirim,
yada, bir torba misketle cikabilirim kapina
bir yasak duvarin altindan bakabilirim,
bir visneli pasta verebilirim sana.
ve sen,
bir sabah italya’da
nereye gittigimizi bilmedigimiz bir trende,
saclarin dagilmis, ve yanaklarinin pembeligiyle
ve gunes vururken kollarina
ve dudaklarin kurumus
ve kolun uyusmus
uyanabilirsin yanimda.
acilan telefonlarin menzilinde olabilirsin,
yada acilmayan(larin) umutlarinda,
birkac fotograf arkasinda el yazin,
yada gonderilmeyecek, pulsus, adressiz mektuplarda.
oysa daha 6 sene once sen degil miydin,
benim defter arkasi siirlerimi okuyan,
kutuphanelerde yanina oturucam diye pesinden kostugum,
beni evime kadar gizli gizli takip eden,
ve sen degilmiydin uzun yoldan gelmis,
yol boyunca uyumus,
sevimsiz haliyle
migrosta asik oldugum sirinem.
sen...
kucugum,
peri kizim.
sarhoslugumun basinc noktasi,
sifatsizliginin dikey duzlemi,
sen,
peri kizim,
hic vaz gecmedigim,
yillardir ugrastigim,
hic bitiremedigim siir.
...
..
.
.
.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?