birleşmiş milletler

ikinci dünya savaşını kazananların kurduğu kendi lehlerine topluluk. öyle yozlaşmış, öyle iğrenç bir topluluktur ki bu; a.b.d., rusya, fransa, çin ve ingiltere’ye nükleer silah bulundurma hakkı vermiş ve geriye kalan tüm ülkeleri bu haktan ’cıvkı çıkar, dünyada canlı yaşamaz’ mazeretiyle mahrum etmiştir. madem cıvkı çıkar, madem canlı yaşamaz bu devletlere neden bu hak verilmiştir?

daha sonra amerika birleşik devletlerinin desteğiyle bu hak israil’e, a.b.d.nin ortadoğu’daki maşasına, verilmiştir.

sonra amerika birleşik devletleri’ne zıt politika güden ve dünyanın en kalabalık ülkesi olan çin’e karşı bir önlem olarak, coğrafi açıdan hem yakınındaki, hem de dünya’nın ikinci en kalabalık ülkesi olan hindistan’a, yine amerika birleşik devletleri’nin desteği ve isteği ile, nükleer silah bulundurma hakkı verilmiştir.

kendi sıçtığı boktan korkan amerika birleşik devletleri hindistan’a bu hakkı vererek ne halt yediğini anlayınca, hindistan’la savaş halinde olan pakistan’a da bu hak verilmiştir.

böylece asya’da birbirine yakin dört ülkeye nükleer silah bulundurma yetkisi veren a.b.d. akli sira rusya, çin, hindistan ve pakistan arasindaki dengeyi saglamaktadir.

ayrıca ikinci dünya savaşı’nda kazanan tarafta olan beş ülke, fransa, a.b.d., çin, rusya ve ingiltere, birleşmiş milletlerin politik komitelerinde veto hakkı olan beş ülkedir. çünkü savaşı onlar kazanmıştır.

işte bu topluluk bu kadar yozlaşmıştır.
sonra bana gelip de ’biz kadın-erkek eşitliği istiyoruz, afrika’da çocuklar ölmesin’ ayakları oynamayın.

birleşmiş milletlerle ilgisiz, konuyla ilgili not: yukarıda yazan 5+3 devletten başka, birleşmiş milletlerin izni olmadan -onlar kimse- iran’da nükleer silah ve kuzey kore’de de nükleer silah çalışmaları vardır. ülkemizde de kurulan nükleer araştırmalar merkezi’nde zamanında saflaştırılan az miktarda uranyum, bey babalarımızın emriyle, pakistan’a satılmıştır.