bektaşi babasına:
- baba erenler, dediler; sen de seçim kampanyalarına katılıp, "türke türk propagandası" yapa yapa oy toplamaya kalksaydın, nasıl bir nutuk söylerdin?
baba erenler, şarap testisinden bir fırt çekerek hemen ayağa kalktı ve başladı nutkunu söylemeye:
- ey benim bakışı sert, yüreği mert, tarihi şanlı, kılıcı kanlı, ataları soylu, seçimleri oylu, kahramanlıkları sonsuz, kahpeleri donsuz yüce ırkımın soydaşları!
taharetlenmesini bile bilmeyen kefere; uzaya gitmeyi değil, turist olarak antalyaya gitmeyi dahi düşünemediği dönemlerde; biz çoktan göklerdeki kehkeşana da hükümran olmuş; büyük ayıları da, küçük ayıları da, demirkazıka bağlayarak uzayda rastlanmadık birer pehlivan olmuştuk. işte size bunun belgesi:
atalarım gökten yere indirdiler ay yıldızı
bir buluta sardılar ki, rengi şafaktan kırmızı!
***
bektaşi babasını dinleyenler, hemen ayağa kalkarak yürekten alkışladılar baba erenleri:
- işte fikir özgürlüğü böyle olur, dediler...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?