hoşlanan kişinin hoşlandığı kişi tarafından reddedilme korkusundan dolayı duygularını açıkça ifade edememesidir.
hoşlanılan kişiye acilamamak
güzin ablaya başvurulasi durumdur.
olay bir sahil köyünde tekerrür eder bir kızı çok seversin sahilde sürekli takip edersin ancak kız tam bir deniz tutkunudur ve sürekli açıklara doğru yüzüp saatlerce denizden çıkmaz oysa sen yüzme bilmiyorsundur ve birtürlü onun gidebildiği yerlere açılıp yaklaşamıyosundur. bu böyle sürer gider tatil biter aşk götte patlar.
sacmadir. kisi kendi kendini surukledigi, olmayan bir sevgiliyi tanrilasma dongusunde kaybolur gider sonunda. olur da 3-4 yil icinde acilmayi basarmasi ve bir sekilde teklifinin kabul edilmesi durumunda sonuc hayal kirikligidir. kimse 3 yildir gozunuzde buyuttugunuz kadar harika bir iliskiyi size bir gunde veremeyecektir. olmayan bir kadina asik olmussunuzdur.
gecmis olsundur.
gecmis olsundur.
bazen öylesine ağır bir hal alır ki bu; başladığın noktaya geri bile dönemezsin; cezbeye tutulmuş bir mevlevi dervişi gibi kendi ekseni etrafında dönüp durmak, dönüp durmak, dönüp durmaktan başka bir şey yapamazsın...
bir james joyce kahramanı, bir oğuz atay karakteri gibi... hayatta, dünyada kendisine hiç bir biçimde şans tanımamış, kendisine hiç bir şey için asla izin vermemişlerin, hayata erken atılan her tutunamayan gibi, hayattan da erken atılanların hüzünlü, yanık türküsüdür bu durum...
hiç bir zaman açılamadığınız için intiharı bile düşünemezsiniz, çünkü ne ’o’, ne de ’bir başkası’ neden intihar ettiğinizi de bilemeyecektir. bu durum bulunduğu efkarda mahkum edilmişlerin yaralı baladıdır...
ve sonra o hayat bekârlarına, yalnızlara, tutunamayanlara has o ekşimtrak, o kesif, o acıtıcı platoniklik kokusu ve korkusu...
hoşlanılan kişiye açılamamak; ölmek için intiharı seçerken bile kaçınılmaz bir yazgıyı bir kez daha düşürürür önüne koyu, mat, boz bulanık, puslu iç acıtan bakışların...
(bkz: platonik aşk)
(bkz: aradığı aşkı bulamamak)
(bkz: badak)
bir james joyce kahramanı, bir oğuz atay karakteri gibi... hayatta, dünyada kendisine hiç bir biçimde şans tanımamış, kendisine hiç bir şey için asla izin vermemişlerin, hayata erken atılan her tutunamayan gibi, hayattan da erken atılanların hüzünlü, yanık türküsüdür bu durum...
hiç bir zaman açılamadığınız için intiharı bile düşünemezsiniz, çünkü ne ’o’, ne de ’bir başkası’ neden intihar ettiğinizi de bilemeyecektir. bu durum bulunduğu efkarda mahkum edilmişlerin yaralı baladıdır...
ve sonra o hayat bekârlarına, yalnızlara, tutunamayanlara has o ekşimtrak, o kesif, o acıtıcı platoniklik kokusu ve korkusu...
hoşlanılan kişiye açılamamak; ölmek için intiharı seçerken bile kaçınılmaz bir yazgıyı bir kez daha düşürürür önüne koyu, mat, boz bulanık, puslu iç acıtan bakışların...
(bkz: platonik aşk)
(bkz: aradığı aşkı bulamamak)
(bkz: badak)
daha dün arkadaşınızken rahat rahat konuşabilirken, havadan sudan,ordan burdan bahsederken ,şimdi sacma da olsun konuşmak,bakışmak istediğiniz kişi sanki o değilmişçesine bir vaziyet teşkil eder bu.
var olan azıcık cesaret de sevgilinin o esrarlı bakışlarının arasında kaybolup gitmiştir zaten.
ne yapsam ne etsem diye sabırsızlanıp tırnaklarınızı yerken adeta şeytansı bir dürtüyle günlerdir ezberlemeye çalıştığınız tüm cümleleri kendisine sunmak istersiniz birden-onu sevdiğini söylemek ,herşeyi acıkca itiraf etmek isterrsiniz.
bunu yapmak o kadar da pek güç değildir belki ,ancak ne var ki
reddedilmek korkusu ,aşağılanmak korkusu çoğu zaman bu mücadeleden galip çıkar.
zordur:cünkü kendisine en güzel en saf duyguları besleyip aynı karşılığı beklediğiniz kişiden acı sözleri duymak pek fenadır.
var olan azıcık cesaret de sevgilinin o esrarlı bakışlarının arasında kaybolup gitmiştir zaten.
ne yapsam ne etsem diye sabırsızlanıp tırnaklarınızı yerken adeta şeytansı bir dürtüyle günlerdir ezberlemeye çalıştığınız tüm cümleleri kendisine sunmak istersiniz birden-onu sevdiğini söylemek ,herşeyi acıkca itiraf etmek isterrsiniz.
bunu yapmak o kadar da pek güç değildir belki ,ancak ne var ki
reddedilmek korkusu ,aşağılanmak korkusu çoğu zaman bu mücadeleden galip çıkar.
zordur:cünkü kendisine en güzel en saf duyguları besleyip aynı karşılığı beklediğiniz kişiden acı sözleri duymak pek fenadır.
şair nihat ulvi akgün bu konuda şöyle buyurur:
bir şey var aramızda,
senin bakışlarından belli,
benim yanan yüzümden,
dalıveriyoruz arada bir,
ikimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki,
gülüşerek başlıyoruz söze...
bir şey var aramızda,
onu buldukça kaybediyoruz isteyerek,
fakat ne kadar saklasak nafile,
bir şey var aramızda,
senin gözlerinde ışıldıyor,
benim dilimin ucunda...
kocaman sevgi sözcükleri gönderiyorum sana,
alıyorsun,yüreğine atıyorsun,
küçücük hayaller sunuyorum,
benim için saklıyorsun,
unutulmayan melodiler mırıldanıyorum,
eşlik ediyorsun...
yanlışlar yapıyorum,düzeltiyorsun,
yalnız kalıyorum,yalnızlığımı paylaşıyorsun,
ağlıyorum, gözyaşlarımı siliyorsun,
gülüyorum,gülüyorsun,
dostluk zinciriyle bağlanıyoruz,
dostum diyorum,
dostum diyorsun....
bir şey var aramızda,
senin bakışlarından belli,
benim yanan yüzümden,
dalıveriyoruz arada bir,
ikimiz de aynı şeyi düşünüyoruz belki,
gülüşerek başlıyoruz söze...
bir şey var aramızda,
onu buldukça kaybediyoruz isteyerek,
fakat ne kadar saklasak nafile,
bir şey var aramızda,
senin gözlerinde ışıldıyor,
benim dilimin ucunda...
kocaman sevgi sözcükleri gönderiyorum sana,
alıyorsun,yüreğine atıyorsun,
küçücük hayaller sunuyorum,
benim için saklıyorsun,
unutulmayan melodiler mırıldanıyorum,
eşlik ediyorsun...
yanlışlar yapıyorum,düzeltiyorsun,
yalnız kalıyorum,yalnızlığımı paylaşıyorsun,
ağlıyorum, gözyaşlarımı siliyorsun,
gülüyorum,gülüyorsun,
dostluk zinciriyle bağlanıyoruz,
dostum diyorum,
dostum diyorsun....
cok kotu bir durum bir guvensizliktir.
büyüklerle ben yapamıyorum
çocuklar da almıyor beni oyunlarına
devlet dairesinde
yangından kurtarılmayacak
sıkışmış bir çekmece gibiyim
açılamıyorum sana
sunay akın
ah, der, iç çeker aşık..
ahh ulan..ahh..
çocuklar da almıyor beni oyunlarına
devlet dairesinde
yangından kurtarılmayacak
sıkışmış bir çekmece gibiyim
açılamıyorum sana
sunay akın
ah, der, iç çeker aşık..
ahh ulan..ahh..
hoşlanılan kişinin kız/erkek arkadaşı varsa birsüre daha açılmamak yerinde bir davranıştır, zira doğru zamanı beklemek önemlidir
aksini yapan çok azdır.sebepleri sıralarsak:
(bkz: türk eğitim sistemi)
(bkz: türk aile yapısı)
(bkz: eski türk filmleri)
(bkz: sevdiği kızın abisinden dayak yemiş insan modeli)
(bkz: türk eğitim sistemi)
(bkz: türk aile yapısı)
(bkz: eski türk filmleri)
(bkz: sevdiği kızın abisinden dayak yemiş insan modeli)
çoğu zaman cesaretsizlik gibi görünsede aslında bi tarftan da karşımızdaki kişiye aşırı değer vermemizden kaynaklanan durumdur..onu kendi sevgimizden bile koruruz..
epeydir yaşıyorum bu duyguyu .ve bu vesileyle açıklıyorum kimlerden hoşlandığımı hatta çok çekici ve sado-mazo tarzında seks yapılası görüyorum kendilerini :
"ben sömürdüğünüz insanların genç ve libidosu yüksek bireylerinden biri olarak rocthschild ve rockfeller ailelerinin tüm analarına bacılarına karşı yüksek bir ilgi duyuyorum.türkiyeden de özellikle aydın-lanmış doğan ın annesine karşı engelleyemediğim isteklerim var.bu sese kulak verin".
"ben sömürdüğünüz insanların genç ve libidosu yüksek bireylerinden biri olarak rocthschild ve rockfeller ailelerinin tüm analarına bacılarına karşı yüksek bir ilgi duyuyorum.türkiyeden de özellikle aydın-lanmış doğan ın annesine karşı engelleyemediğim isteklerim var.bu sese kulak verin".
evinize size yardım etmek için gelmiştir. gerçekten de yardım eder sadece. ama siz ikinci gelişinde farklı hissedersiniz. o yine aynıdır. sadece yapması gereken işi yapar. o kadar temiz o kadar bebektir ki... kalkıp yanlış bir hareketle kaybetmek istemezsiniz.
bide evlidir...
bide evlidir...
dün yaptığım bir şey ben açılmamak değil açılmış insandım açılınca bir şey mi oldu yok tabi ha açılırken öyle tamamiyle açılmıcan zaten bir iki cümle söylicen olta nitelinde sen o cümlelere verilen cevaplardan cıkarıcan artık.bende cevabımı aldım adamı sildim.bu saatten sonra açılamamak şöyle dursun açılmaya tenezzül etmicem.değmez...
evinize size yardım etmek için gelmiştir.gerçekten de yardım eder sadece.ama siz ikinci gelişinde odayı toplarken aşağıdaki çekmecelerden birine eğilip firikik verince farklı hissedersiniz.kalkıp yanlış bi hareket yapmak da istmezsiniz.
bi de kocası kaslıdır.o da var tabi.
#611584
bi de kocası kaslıdır.o da var tabi.
#611584
(bkz: hoşlanılan kişiyi hacılamak)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?