391. ne gam var, ne kâr ve ne zarar düşüncesi. ne bu filân kadının hayali, ne o filân erkeğin kuruntusu!
392. ârifin hali, uyanıkken de budur, tanrı "onlar uykudadırlar" dedi, bunu inkâr etme.
393. onlar, gece gündüz dünya ahvalinden uykudadırlar; rabb’in elinde evirip çevirdiği kalem gibidirler.
394. yazı esnasında eli görmeyen kimse, kalemin hareketini, kalemden sanır.
395. tanrı, ârifin bu halinden halka pek az bir miktarını gösterdi; halkı ise hisse mensup uyku kapladı (gaflete dalıp ârifi anlamadılar).
396. onların canı: sırrına akıl almaz sahraya gitti. ruhlarıda istirahatte, bedenleri de.
397. sonra tekrar bir ıslıkla onları tuzağa çeker, hepsini teklif kaydine düşürürsün.
- sabah vaktinin nuru baş kaldırıp feleğin altın gerkesi kanat çırpınca,
398. sabahı zuhura getiren, israfil gibi, herkesi o diyardan sûret âlemine getirir;
399. yayılmış ruhları cisim yapar, her cismide tekrar gebe bırakır.
400. can atlarını eğersiz kor; bu, "uyku ölümün kardeşidir" sırrıdır.
devamı için:
(bkz: mesnevi 421 430)
mesnevi 411 420
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?