191. adam, neşeli bir halde yola düştü. haberi yoktu ki padişah canına kastetmişti.
192. arap atına binip sevinçle koşturdu, kendi kanının diyetini elbise sandı!
193. ey yüzlerce razılıkla sefere düşen ve bizzat kendi ayağı ile kötü bir kazaya giden!
194. hayalinde mülk, şeref ve ululuk. fakat azrail “git, evet, muradına erişirsin” demekte!
195. o garip kişi yoldan gelince, hekim, onu padişahın huzuruna götürdü;
196. güzellik mumunun başı ucunda yakılması için onu, padişahın yanına izzet ve ikramla iletti.
197. padişah, onu görünce pek ağırladı, altın hazinesini ona teslim etti.
198. sonra hekim dedi ki: “ey büyük sultan o cariyeciği bu tacire ver;
199. ki visali ile iyileşsin, visalinin suyu o ateşi gidersin.”
200. padişah, o ay yüzlüyü kuyumcuya bahşetti, o iki sohbet müştakını birbirine çift etti.
devamı için:
(bkz: mesnevi 201 210)
mesnevi 191 200
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?