siyah uzun saclar,puslu ayna, sevimli kucuk kiz cocuklari ve bir miktar su ile muhtesem korku filmleri yapabilme yetisine sahip endustri.
japon korku sineması
(bkz: ju on)
"ne korkucam elin cekik gozlu bucurlerinden anca kafalariyla tugla kirar onlar" diyenler icin ders olacak ringu ornegi ile gereken cevabi bir kerede vermislerdir.
kendilerinden korkulur.
hepsi birbirine benzedigi icin film icerisinde muhakkak;
"muhsin abi bu elaman demin olmemismiydi ya"
sorulari bolca olur.
"muhsin abi bu elaman demin olmemismiydi ya"
sorulari bolca olur.
battle royale vardir birde.
salçası fazla kaçmış yemeğe benzerler.bol kanlı bu filmler genelde korkuyla birlikte insanın midesinde fırtınaları da beraberinde getirir.
beş para etmeyen yapıtlardır.herkes iyi yaptığı şeyi yapsa ne güzel olur dedirten hede.
(bkz: japonların hesap makinesi yapabilme yetenekleriyle sinema dalında tutunma çabaları)
(bkz: japonların hesap makinesi yapabilme yetenekleriyle sinema dalında tutunma çabaları)
örneğin garez
adını bile anlayamadığım bir japon korku filmi seansı esnasında ne kadar yapmacık olduğunu farkettim.fakat,ani ve ses destekli sahnelerle "mnskym bismillah" tarzı çarpılmaya sebebiyet veriyor.korkutucu değil de irkiltici sahnelere sahip olan filmlerdir şeklinde genelleyebiliriz.
geçenlerde tünele bir grup japon talebeyle birlikte binmemle, "aman ne kolay kapalı alan korkusu yaratsan ve birsürü japon çocuk versen ben de yaparım diyerek eleştirdiğim endüstri. ama gerçekten korkunç...
japonlarin kendilerininde geceleri ayri bir korkunc olmalarindan yararlanarak genellikle gece ortaya cikan olmus insanlar , farkli yaratiklar uzerine kurulmus , sulu , cekik gozlu , kucuk kizlardan olusan filmlerdir.. ha ne korkucam denirmi bilmem ama denmemesi gerektigini dusunuyorum..
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?