(bkz: sizin hic babaniz öldu mu)
babanın ölmesi
babalar ölmez,anneler de..nefes gibi ensenizdelerdir her daim..belki kokularını duymazsınız ama hissedersiniz yanıba$ınızda,yastığındaki iz gibidirler..görmeseniz de her daim yanınızdalardır..
babalar ölmez evet ama yaşamaz da...
nasıl ki bir baba varlığını anne kadar hissettiremez her zaman.
anne kadar çok seni seviyorum demez oğluna, kızına.
o yüzden yaşayamadan ölmez belki de.
belki hiç seni seviyorum diyemeden ölmemiştir ama bir daha seni seviyorum diyemeyecektir.
babalar ölmez evet soğuk bir mezarın başında babalar gününü geçirtmek istemez çocuğuna. içinde yaşar onun.
babalar ölmez evet gözyaşları babaya bırakılmaz hiç bir zaman.
babalar ölmez, ölmediği için ağlar insan.
babaya bıraktığı gözyaşları dudağına geldikçe yine ağlayasın gelir çünkü.
baban kokar gözyaşların.
babanın kokusunu yerlere dökmek istemezsin ama dökülür nafile.
yere aşık olur insan babası kokar diye...
nasıl ki bir baba varlığını anne kadar hissettiremez her zaman.
anne kadar çok seni seviyorum demez oğluna, kızına.
o yüzden yaşayamadan ölmez belki de.
belki hiç seni seviyorum diyemeden ölmemiştir ama bir daha seni seviyorum diyemeyecektir.
babalar ölmez evet soğuk bir mezarın başında babalar gününü geçirtmek istemez çocuğuna. içinde yaşar onun.
babalar ölmez evet gözyaşları babaya bırakılmaz hiç bir zaman.
babalar ölmez, ölmediği için ağlar insan.
babaya bıraktığı gözyaşları dudağına geldikçe yine ağlayasın gelir çünkü.
baban kokar gözyaşların.
babanın kokusunu yerlere dökmek istemezsin ama dökülür nafile.
yere aşık olur insan babası kokar diye...
eğer uzun zaman geçmişse babası olmanın nasıl birşey olduğunu hatırlayamamak...
kaçınılmazdır. ancak dünyadaki en sevdiğiniz insansa ve henüz çocuksanız; kapı çalar geldi sanırsınız, telefon çalar ilk koşan siz olursunuz, sokakta arkadan görüp biraz olsun benzettiğiniz birini takip edip yüzüne bakar geri dönersiniz. bir süre rüyalarınıza girer.uzun bir süre beyninizi tuhaf bir yoksunluk hissi kemirir.yorulursunuz.
eger çocuk küçükken ölmüşşse ki çocuk bunu hatırlamıyorsa çokta umursamayacagı taki bir gün zorda kalınca hiç tanımadan baba diye bagırdıgı akabinde salya sümük oldugu hiç tanımadan ne garip diyecek insanın isyan edecegi nadir anlardan işte o benim
dünya üzerinde sizi katıksız seven tek kişinin dünya üzerindeki varlığının sonlanmasıdır. geride kalan için kıyametin kopması, kabullenememezliğin başlangıcı, acının, saf acının fiziki olarak sizde hayat bulmasıdır.
yetim kalmak.
parçanı kaybetmek.
ihtimali bile yürek burkan, yaşayanlara sabır dilediğim, hazır olunması gereken ama hiç bir zaman hazır olunamayacak ihtimal.
her acının daha büyüğü varmış işte anneannemle dedemi kaybettiğimde en büyük acı dedim..onlarsız yaşayamam dedim ve babamı kaybettiğimi öğrendiğim güne kadar onların öldüğünü kabullenemedim ama şimdi göğsümü sıkıştıran bu acıdan sonra...
dayanamıyorum evet bunu kabul ediyorum herşey yarım yamalak.. yaşıo takliti yapıyorum.kimseden bunu anlamasını beklemiorum belki de bekliorum ama kimse anlamıo zaten..sadece ne kadar sıkıcı diyolardır her zaman bezmiş hiç birzaman hiçbirşeyden mutlu görünmeyen biri..evet öyleyim mutluluk nedir ki bulunduğum hiç biryerde kendimi rahat hissedemiorum hep yarımım.güçlü görünmekten de nefret ediorum artık yaşamaktanda..ölümcül bir hastalıkla boğuşurken bile aklıma ölümü hiç getirmemiştim şimdiyse hergün ölmek istiyorum..
dayanamıyorum evet bunu kabul ediyorum herşey yarım yamalak.. yaşıo takliti yapıyorum.kimseden bunu anlamasını beklemiorum belki de bekliorum ama kimse anlamıo zaten..sadece ne kadar sıkıcı diyolardır her zaman bezmiş hiç birzaman hiçbirşeyden mutlu görünmeyen biri..evet öyleyim mutluluk nedir ki bulunduğum hiç biryerde kendimi rahat hissedemiorum hep yarımım.güçlü görünmekten de nefret ediorum artık yaşamaktanda..ölümcül bir hastalıkla boğuşurken bile aklıma ölümü hiç getirmemiştim şimdiyse hergün ölmek istiyorum..
sadece 10 senemi geçirebilidğim bu insan tekrar görmek için bütün hayat felsefesini oluşturmuş sadece 8 sene bu kelimeyi kullanabilmiş inşallah ilerde evlenicem insanın babası olurda ona baba diyebilirim diyerek özlem duyduğum bir kelimedir fazlasıyla içimi dağlar.babalar günü ise en feci koyanıdır..
bir kaç sararmış fotoğraf ve yüz sürdüğün mezar taşları... yalnızlığın anlamı pullarına kazınmış tavla, bir daha ne rakının, ne sigaranın tadını alamamak... yasakları kalkan kitapları tek başına çıkartmak eski televizyonun içinden.. uzun samsun içen birine kızamamak... ağlayan bir anne köşede... adam gibi tartışamamak.. kavga edememek... sırf çok severdi diye kara üzüme kin gütmek yememek bir daha... bir daha acem kızını dinlememek..dokunmamak saza...ağlayamamak adam gibi...hep umutlu gülümsemeye çalışmak bunu istediğini bilerek... hissedeceği göreceğini düşünmek ve daha sıkı asılmak hayata...
#601799
evlada göre dünyanın en güçlü insanının ölmesi
araba kullanışını izlemişssinizdir,düşlemişssinizdir onun gibi küfretmeyi,onun gibi direksiyon tutmayı.maç izleyişini izlemişsinizdir, düşlemişssinizdir onun gibi heycanlanmayı ve sevinmeyi.size bakışını görmüşsünüzdür, bende onun gibi sevgi dolu olucam dersiniz.uyurken yanına yatarsınız,unutulur herşey, o an babanız yanınızdadır. aslında onla beraber giden biraz da sizsinizdir.
ankaragücünün pafında oynarken geleceğin yıldızlarından biri olarak bakılırken futbol hayatının bitmesidir.
...gecen gun babamla altstadt taydik
cin yemegi yedik bambulu, cigbalikli
arduvaz masanin ustunde duruyordu eli sicacik
can yucel
cin yemegi yedik bambulu, cigbalikli
arduvaz masanin ustunde duruyordu eli sicacik
can yucel
soframızdan eksik olmayan o muhabbetini, o şakıyan sesini özlemek....
fenerbahçe maçlarında evi inletişimizi özlemek,
pazar sabahı kahvaltılarını, akşam yaptığın adı bile olmayan baba yemeğini özlemek....
rakı bardağını doldurmayı, meze hazırlamayı, karşılıklı kadeh tokuşturmayı özlemek....
sabah işe yolcu etmeyi, akşam dönüşlerini pencereden beklemeyi özlemek...
demek...
artık umutlarımızı birbirimizin gözlerimizden okumayacağımızı,
yarım kalınmışlıkları tamamlamak için beraber koşamayacağımızı,
öykümüzün sonunu mutlu sonla bitirmek için birlikte savaşamayacağımızı bilmek demek....
fenerbahçe maçlarında evi inletişimizi özlemek,
pazar sabahı kahvaltılarını, akşam yaptığın adı bile olmayan baba yemeğini özlemek....
rakı bardağını doldurmayı, meze hazırlamayı, karşılıklı kadeh tokuşturmayı özlemek....
sabah işe yolcu etmeyi, akşam dönüşlerini pencereden beklemeyi özlemek...
demek...
artık umutlarımızı birbirimizin gözlerimizden okumayacağımızı,
yarım kalınmışlıkları tamamlamak için beraber koşamayacağımızı,
öykümüzün sonunu mutlu sonla bitirmek için birlikte savaşamayacağımızı bilmek demek....
her "baba" diye seslenildiğinde;
sesten yana bakıp, yüreğin acısını katmerlemektir...
sesten yana bakıp, yüreğin acısını katmerlemektir...
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?