aşkın hep ilk günkü gibi olmasını isteyen kadın

aşkın hep ilk günkü gibi olmasını değil de; ilgi ve alakanın ilk günkü gibi olmasını isteyen kadındır. kadınlar, bazı şeylerin köprüyü geçene dek değil, geçtikten sonra bile nezaket ve aynı tezatlıkla tutkulu olmasını isterler; arzularlar. dalga geçmiyorum, etrafınıza bir bakın. bir çok çift şu nedenden ötürü kanlı bıçaklı hale geliyor. dişi birey, erkeğe hep aynı nezaket ve ilgiyle davranabiliyorken, bunu aynı derecede erkekten beklemesi çok mu abestir?

bu konu, benim eşimle olan en büyük kavgamdır arkadaş! sevgiliyken tırnağım kırılırdı, sevgilim doktora gidelim mi iyi misin aşkım diye sorardı. eskiden sevgilim ancak şimdi eşim olan bu kişi, bacağımı kazara bir yere çarpıp 2 büklüm kaldığımda bişe’ olmaz geçer diyor. adam aynı adam, ama statümüz değişince öküzadam’a dönüşüyor hepsi! ha seviyorlar mı seviyorlar. uzun süreli ilişkide aşık olmalarını beklemek zaten gerizekalılıktan başka bir şey değil. ama alışkanlıkla birlikte sevgi kökleşen bir duygu halini alıyor yüreklerde. bu sevginin bağlayıcılığının ve sadakatinin devam hali ise çiftlerin birbirlerine nasıl davrandığıyla şekilleniyor ne yazık ki.

ilişkinin sağlam uzun ömürlü ve sağlıklı ilerlemesini dileyen kadın, kocasına hala süprizler yapıyor, onun için onun damak zevkine uygun harika yemekler yapıyor, hastalığında gece gündüz nöbet tutuyor; onun için giyiniyor onun için makyaj yapıyor ve aldığı her nefesin onun adına; onun için; ona ait olduğunu bile bile hayatına devam ediyorsa; bu kadının kocasından aynı ilgi alaka ve şefkati beklemesi kaçınılmazdır.

yazarın notu: öküzadam olmayın lan!