kan zehirlenmesi.
septisemi
bakteri ve toksinlerinin veya her ikisinin birden,kan ve dokularda bulunması durumudur...
ilerleyen vakalarda septik ve toksik şoklarla ölüm şekillenir.
ilerleyen vakalarda septik ve toksik şoklarla ölüm şekillenir.
hastalık yapıcı mikroorganizmaların kanda bulunarak ateş, zayıflık, titreme gibi belirtileri ortaya çıkarması. hastalık yapıcı mikroplar kana; herhangi bir yaradan, sıyrıktan, mevcut olan bir hastalıktan dolayı bir organdan karışabilir. hastalığın yukarıda zikredilen belirtiler, mikrobun kendisinden veya saldığı zehirlerden, toksinlerden dolayı ortaya çıkabilir. bundan dolayı hastalığa halk arasında kan zehirlenmesi denir.
(bkz: kan zehirlenmesi)
(bkz: kan zehirlenmesi)
kan zehirlenmesi, kana bakteri ya da toksin karışmasıdır. tıpta "septisemi" ve "toksemi" olarak adlandırılır. kan zehirlenmesi birkaç yolla oluşabilir: deri üstündeki bir yarada mikrop kapma sonucu enfeksiyon oluşması, bir apsenin patlayarak iltihabın kana karışması, boğaz enfeksiyonu (sözgelimi difteri), akciğer enfeksiyonu (zatürree gibi), bağırsak iltihabı (tifo gibi) ya da idraryolları enfeksiyonu sonucu.
kan zehirlenmesinin başlıca iki türü vardır. bunların en sık görüleni "septisemi" adını alır. septisemi yerel değildir, kontrol altına alınmazsa bütün bedene yayılır. septisemiye neden olan bakteri bedene çeşitli yollarla girebilir, sözgelimi diş çekiminden sonra, açık bir yara ya da iç organlardaki bir enfeksiyon yoluyla. normal olarak akyuvarlar bakteriye karşı koyarlar ama bakteriler akyuvarların direnme gücünü aşacak kadar çoğalırlarsa septisemiyle bedene yayılırlar. bu ya başka bir hastalık nedeniyle zayıf düşmüş bir bedende ya da sağlıklı bir kişide güçlü bir organizma tarafından yaratılabilir. septisemi belirtileri ateş, şok, ayakta durulmayacak kadar halsizlikle birlikte kan basıncının ansızın düşmesidir. hasta kendini çok kötü hisseder, komaya girer ve ölebilir.
bazen beden, enfeksiyona karşı koyabilmesine karşılık, enfeksiyona neden olan bakterinin salgıladığı toksinin (zehirli maddeler) kan dolaşımına karışmasını önleyemez. bu da, kan zehirlenmesinin öteki türü olan toksemiyi ortaya çıkarır.
iki tür toksin vardır: biri bakteriler tarafından salınan ve asıl enfeksiyonun yanı sıra yane etkiler de yapan toksindir. tetanosta görülen felç gibi kendine özgü belirtiler oluşturur. öteki toksinler ise, doğal olarak bakteri hücrelerinin içinde bulunurlar ve bakterinin gerek akyuvarlar gerekse antibiyotik tarafından tahrip edilmesi sonucu kana karışırlar. toksemi durumunda hasta kendini kötü hisseder ve ateşi yükselir. genellikle antibiyotik aldıktan sonra ilacın iyi gelmediğini söyler, ama asıl neden ilacın kendi etkisinden çok, toksinlerin salınmasıdır.
bazı bakteriler derinin altındaki dokuyu tahrip ederek, bakterilerin derialtına yayılmasına neden olur. bu durum "sellülit" diye adlandırılır ve enfeksiyon kapan bir yara ya da apsenin çevresinde ağrı veren bir kızarıklığın yayılması durumudur.
tedavi
bütün bakteri enfeksiyonlarında antibiyotikler kullanılır ve sonuç genellikle başarılı olur. eğer septisemi kuşkusu varsa kandan örnek alınarak laboratuvarda kültür hazırlanmalı ve antibiyotiklere duyarlılık testi uygulanmalıdır. tokseminin tedavisi daha güçtür. bakteriler antibiyotiklerle öldürülebilir ama toksinlerin antitoksinlerle etkisiz hale getirilmesi gerekir. tetanos, difteri ve bir toksemi olan yılna zehrine karşı antitoksinler vardır. ancak hastanın tepkisi bilinemeyeceğinden büyük bir dikkatle kullanılmaları gerekir. onun yerine, olabildiğince koruyucu önlem alınır ve bütün çocuklara ilk birkaç yıl içinde difteri ve tetanos aşısı yapılır.
septisemi bedenin savunma mekanizmasına büyük bir yük bindirebilir ve bazı kişiler bunun etkilerine ötekilerden daha açıktırlar: şeker hastaları, alkolikler, uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlıları, kanser hastaları (özellikle ilaç tedavisi görenler), steroit ilaçlar kullananlar, yaşlılar ve direnci düşük olanlar.
toksemi, difteride kalbin zarar görmesi gibi, belirli zararlara yol açabilir. ancak tıbbi tedaviyle sağlıklı bir kişinin bu tehlikeli dönemi atlatması olanaklıdır. tetanos ise ender de olsa öldürücü olma özelliğini korumaktadır.
kan zehirlenmesinin başlıca iki türü vardır. bunların en sık görüleni "septisemi" adını alır. septisemi yerel değildir, kontrol altına alınmazsa bütün bedene yayılır. septisemiye neden olan bakteri bedene çeşitli yollarla girebilir, sözgelimi diş çekiminden sonra, açık bir yara ya da iç organlardaki bir enfeksiyon yoluyla. normal olarak akyuvarlar bakteriye karşı koyarlar ama bakteriler akyuvarların direnme gücünü aşacak kadar çoğalırlarsa septisemiyle bedene yayılırlar. bu ya başka bir hastalık nedeniyle zayıf düşmüş bir bedende ya da sağlıklı bir kişide güçlü bir organizma tarafından yaratılabilir. septisemi belirtileri ateş, şok, ayakta durulmayacak kadar halsizlikle birlikte kan basıncının ansızın düşmesidir. hasta kendini çok kötü hisseder, komaya girer ve ölebilir.
bazen beden, enfeksiyona karşı koyabilmesine karşılık, enfeksiyona neden olan bakterinin salgıladığı toksinin (zehirli maddeler) kan dolaşımına karışmasını önleyemez. bu da, kan zehirlenmesinin öteki türü olan toksemiyi ortaya çıkarır.
iki tür toksin vardır: biri bakteriler tarafından salınan ve asıl enfeksiyonun yanı sıra yane etkiler de yapan toksindir. tetanosta görülen felç gibi kendine özgü belirtiler oluşturur. öteki toksinler ise, doğal olarak bakteri hücrelerinin içinde bulunurlar ve bakterinin gerek akyuvarlar gerekse antibiyotik tarafından tahrip edilmesi sonucu kana karışırlar. toksemi durumunda hasta kendini kötü hisseder ve ateşi yükselir. genellikle antibiyotik aldıktan sonra ilacın iyi gelmediğini söyler, ama asıl neden ilacın kendi etkisinden çok, toksinlerin salınmasıdır.
bazı bakteriler derinin altındaki dokuyu tahrip ederek, bakterilerin derialtına yayılmasına neden olur. bu durum "sellülit" diye adlandırılır ve enfeksiyon kapan bir yara ya da apsenin çevresinde ağrı veren bir kızarıklığın yayılması durumudur.
tedavi
bütün bakteri enfeksiyonlarında antibiyotikler kullanılır ve sonuç genellikle başarılı olur. eğer septisemi kuşkusu varsa kandan örnek alınarak laboratuvarda kültür hazırlanmalı ve antibiyotiklere duyarlılık testi uygulanmalıdır. tokseminin tedavisi daha güçtür. bakteriler antibiyotiklerle öldürülebilir ama toksinlerin antitoksinlerle etkisiz hale getirilmesi gerekir. tetanos, difteri ve bir toksemi olan yılna zehrine karşı antitoksinler vardır. ancak hastanın tepkisi bilinemeyeceğinden büyük bir dikkatle kullanılmaları gerekir. onun yerine, olabildiğince koruyucu önlem alınır ve bütün çocuklara ilk birkaç yıl içinde difteri ve tetanos aşısı yapılır.
septisemi bedenin savunma mekanizmasına büyük bir yük bindirebilir ve bazı kişiler bunun etkilerine ötekilerden daha açıktırlar: şeker hastaları, alkolikler, uyuşturucu ve uyarıcı madde bağımlıları, kanser hastaları (özellikle ilaç tedavisi görenler), steroit ilaçlar kullananlar, yaşlılar ve direnci düşük olanlar.
toksemi, difteride kalbin zarar görmesi gibi, belirli zararlara yol açabilir. ancak tıbbi tedaviyle sağlıklı bir kişinin bu tehlikeli dönemi atlatması olanaklıdır. tetanos ise ender de olsa öldürücü olma özelliğini korumaktadır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?