bi donem cok modaydi bu filmler.oluler ( olu sandigimiz cesetler ) bir gun, aslinda hic de kabul gormeyecek manasiz bir sebeple, neredeyse ilahi bir seytani guc tarafindan durtulurler ve hortlarlar. o gune kadar mezarlarinda yatan, sessiz ve zararsiz gozuken, aslinda hepsi, her birimizin yakin akrabasi olma olasiligi cok fazla olan bu cesetler birdenbire bizi yemeye , yok etmeye karar verirler. “neden?” diye sormaya firsatimiz bile olamaz cunku filmi planlayanlar ( yonetmen, senaryo yazari ve bol para sahibi yapimcilar ) seyirciye bu soruyu sordurtmadiklari kadar basarilidirlar anlattiklari hikayede. birden bi bakarsiniz, kolumuz birinin elinde kalmis, bacagimiz bir baskasinin. kellemizin ucundan kan akmaktadir bir baskasinin elinde, ovuncle havaya kaldirip digerlerine gostermektedir zafer cigliklariyla. bunlarin en tehlikelisi ve asla oldurulemeyen bir tanesi vardir ki, tum bu biziyiyiciler kalplerimizi toplar ve ona gotururler ve o da afiyetle yerdi. en cok ona gicik olur, bir kahraman ortaya cikip ta, onu oldururse, zevkten geberirdik bu oldurme uzerine. ne kalles filmlerdir bunlar; bir olumu durdurmak icin bir baska olum yaratmamiz gerektigini vurgularlardi inceden ve biz de kabullenirdik.
korku filmleri
cogunlukla gerginlik hissi bile veremeyen filmlerdir.
(bkz: cube ii)
wes craven in usta oldugu konu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?