ahmet çakar

the wall
kendisiyle ilgili türkiye’de bulunan birçok ki$inin alakası / ilgisi / bilgisi olan adam. fakat bu eğilim / ilgi türevi olaylardan daha önemli bi konu var ki, evet belki bunu geç fark etmi$ olmaktan dolayı bir parça kusurlu sayabilirim kendimi. o durum ise $u: bu ülkede, bu adamla (bu derken sayın ahmet çakar müstesna ki$iliği yanlı$ anla$ılmasın) ilgili herkesin bir anı’sı var. hatta evet artık benim de var. $öyle ki:

bugün birtakım i$lerim vardı halledilmesi gereken, hatta geceden üzerime dert olma potansiyelini hissettiğim... neyse, gündüz gözüyle yarasalar sokaklara dolu$madan hepsini hal çaresine sokayım, faturalar temerrüde dü$mesin, dostlarım kırılmasın, sonra sayın ev’ime geri döneyim tandanslı tahayyüllerim vardı evden çıkarken... çıktım evden, sonradan (nasıl oldu bilmiyorum) sallana sallana hallettim bütün olaylarımı ve ak$am üstü evime doğru yollandım ve evime ula$tım. standardize bir durum yani. normal. evet. (inanın mutluy(d)um hatta) elhasılı, eve gelip oturma i$lemini ba$lattıktan sonra; tv denilen eloğlu men$eli alette, fransa’nın euro 2008 maçı olduğunu gördüm... bu görme a$amasında da, önce, nedeni bilinmez bi’ halde pek bir heyecanlandım, pek bir sevindim; bu maçı izleme konusunda pozitif dü$üncelerim geli$ti hatta... akabinde en sevdiğim gıda kahveceğimizi alıp, atv’de maç öncesi kiritik / analiz / sentez olaylarının hepsine birden tur bindirilen eoruikibinsekizbizdensorulurgerisikakayesin muhteviyatlı yayınını dikizlemeye koyuldum. evet.

ve o anda, müstesna adamla kar$ı kar$ıya kaldık. ahmet çakar, bo$ bir oda ve ben... itiraf etmeliyim ki, önce biraz çekinmedim de değil hani, o sol i$aret parmağını ekranları ba$ında oturan (sayısını benim hesaplayamadığım) “millonlara” (öyle mi deniyordu) savurmasından... sonradan, “vardır bi bildiği ”moduna geçip, duvardaki saat ile tv ekranı arasında gözlerime egzersiz yaptırmaya karar verdim... 1 dakika, 2 dakika, 3 dakika, çakar konu$uyor, 4 dakika, 5 dakika, 6 dakika, çakar konu$uyor, 7 dakika, 8 dakika, çakar konu$uyor, 9 dakika, 10 dakika.... ve i$te tam o anda, tam o anda beynimde tüm paratonerlere bağı$ıklık kazanmı$ bir fikir peyda oldu:

-yahu bu adam her $eyi biliyor!!!!!

kesinlikle doğru. ben de ilk dü$ündüğümde “ya olmaz öyle hede ” dedim, lakin bu durum realite... futbolcuların (ömründe bir kere bile profey$ınıl futbolcu olmadığı halde) yaptıkları antrenmanların uzunlukları / sürelerinden, topçuların yatma / kalkma vakitlerinin anla$mazlık olmasın halinde maç saatinde ya$ayacak uyumsuzluktan, fifa ba$kanının hakem atamalarında yaptığı izafi durumların; maçların sonucunu müspet / menfi $ekilde etkilediğinden, insanların (tümevarımı futbol dünyasında bulunan ki$ilerden yapıyor) toplum içerisinde yaptıkları davranı$ların kariyerlerini etkilediğinden, bu etkileni$ halinde yapılması gerekenlerden... her $eyi... her $eyi...

ve tam bu fark edi$ anında, o anda istedim ki, ke$ke bütttüüüün bu i$leri ahmet çakar yapsa. yani fifa ba$kanı koltuğundan “hoop” kaldırsak da, yerinde çakar geçse. fifa 2008’deki “12 hakemi”n (sayısı öyleymi$) hepsinin sözle$melerini iptal etsek de, tüm bu maçları yalnız ba$ına ahmet çakar yönetse... hatta milli takım oyuncularımızı haber etsek de, yerlerini “her konudaki enformasyona nükteli yorum yapabilme uzmanı ahmet çakar”a devretseler.. hatta milli takımın helldorado’lu reklamında; servet yerine sağdan ortayı ahmet çakar yapsa, emre yerine de voleyi ahmet çakar vursa...

ne güzel olurdu...

***

i$te sonuç itibarıyla benim kendisiyle ilgili güzel fikirlerim olu$mu$ bulunmakta, bundan dolayı ayrı bi celebrity hissediyorum kendimi.

ha maç mı ne oldu. bilmem. sonradan geli$ gidi$ yönünü çözemediğim bir $evksizlik olu$tu o maçı izleme konusunda... ya bu arada bu saat fazla gürültülü çalı$ıyor sanki.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol