- murat kosova: dün turnuvanın en iyi takımlarından biriyle karşılaştık. bu takımın öncelikle japonyadaki litvanyadan çok farklı olduğunu kabul etmemiz lazım. jasikevicius ve orada kullanmadıkları kaukenasla, siskauskasla, o gerçi bir çeyrek oynadı, ama çok etkili oynadı.
- murat murathanoğlu: bir çeyrekte 10 sayı atıp bizim önde olduğumuz dönemde onları oyunda tuttu.
- murat kosova: peki guardlar için, jasikevicius ve kaukenas için neler söyleyeceksiniz?
- murat murathanoğlu: bu bizim 2001de de sıkıntımızdı. yani indianapolise gittik, hep 2001i konuştuk. hatta 2 seneye yakın bir süre sürdü. şimdi japonyada 6.ncı olduk hep japonya ile mukayese ediyoruz, japonyayı konuşuyoruz. halbuki bambaşka ortam, bambaşka şampiyona ve bambaşka takımlar var. yani litvanya sadece isim olarak aynı şu anda. ben litvanyadan ziyade bizim oyunumuzun biraz endişe verici olduğunu düşünüyorum. sanki bana ikinci çeyrekte tanjeviç biraz panikledi, 11 oyuncu değişikliği yaptı ve ikinci yarıda da takım panikledi. yine eski huyumuz olan herkesin kurtarıcılığa soyunmaya çalıştığı bir görüntü ortaya çıktı.
tabii ki jasikevicius çok büyük bir oyuncu. yani 8 ribaunt, 7 asist, attıklarını saymıyorum bile, 18 sayı. maça da kötü başlamıştı. ama mesela sakatlandı gitti, geldi kötü oynuyordu. bu kez onun yerine oyuna giren kaukenas iyi oynuyordu. koç, jasikeviciusu kenarda tutabilirdi. ama bu benim yıldızım diyerek oyuna sürdü ve geri geldikten sonra inanılmaz bir maç çıkardı.
inşallah toparlarız. dünkü maçta birinci derecede suçlu tanjeviç... tanjeviçin yaptığı bazı şeyleri anlamakta zorluk çektim dün. efes pilsen kupasında sadece bir maç çok az bir süre kullandığı hakanı üçüncü çeyekte maçın en kritik dakikalarında oyunda tuttu. üstelik çok iyi olmayan bir ilkyarıdan sonra az bir farkla soyunma odasına gitmişiz. üçüncü çeyreğe iyi başlasak belki farklı olacak. ama onu oynattı.
- murat kosova: almanya maçı için şimdi kimler ön plana çıkacak? bu maçı artık mutlaka kazanmamız lazım, eğer derece yapmak istiyorsak...
murat murathanoğlu: almanya, litvanya gibi son yıllarda şansımızın pek tuttuğu bir takım değil. son 5 maçı onlara karşı kaybetmişiz. ama bizim dün izlediğimiz almanya bir süper yıldız dışında, çok önemli bir takım değil. oyuncularımız dünkü mağlubiyetten olumsuz etkilenmemişse ve kafalarını toparlayarak istekli ve arzulu bu maça çıkabilirlerse yenebileceğimiz bir almanya olarak gördüm ben. onlar da bize iyi oynuyor, bize bir ekstra güvenle çıkıyorlar ama eski huy, eski alışkanlıklar geri gelmezse almanyayı yenebileceğimizi düşünüyorum. ama yine herkes kurtarıcılığa soyunursa o zaman işimiz çok zor.
- murat kosova: japonyada bizim en çok ses getiren özelliğimiz savunmamızdı. gerçi oynadığımız ilk maçta litvanya ile karşılaştık ve bu bir ölçü olmayacak belki turnuva için. yani bundan sonrası çok farklı olabilir, arda arda galibiyetler alıp turnuvanın sonunda bizi çok mutlu edecek bir sonuç da alabiliriz ama istatistikler ve dünkü skorlara baktığımızda ispanya karşısındaki portekizden sonra en büyük farkı yiyen ikinci takımız. bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? hücumda da sırbistanla beraber en kötü takımız. yani savunmada en kötü, hücumda en kötü. bu litvanyanın rakip olmasından mı kaynaklanıyor, yoksa organizasyonu bir türlü oturtamamamızdan mı?
murat murathanoğlu: hücumdan başlayayım isterseniz. bizim kadar herhalde temposuz oynayan ve temposuz set hücumunda da paslaşan ikinci bir takım yok burada. maalesef özellikle de skor gücü yüksek olan bir oyuncumuz topu aldığı zaman, herkes “bakalım neler yapacak” diye onu izliyor. belki bir kişi perdelemeye geliyor. ikili oyunu da hiç oynamadığımız için, -yani tanjeviçin tercihi yok ikili oyunlarda, bulabileceğimiz bazı pozisyonları da bulamıyoruz. savunmaya gelince, ilk çeyrekte savunmamız çok kötü değildi ama işte demin dediğim gibi bir panik başladı. tabii jasikevicius ve litvanya da havaya girdi. şimdi o kadar potansiyelli takımı havaya sokarsan dağılırsın, nitekim öyle oldu.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?