liseden sonraki yaz, ilk buluşmamızda
senin mustanginde radiohead dinlerken sevişmiştik.
ve 18. doğum günümde
birbirinin eşi dövmeler yaptırmıştık.
annenlerin likörünü çalar
ve çatıya çıkardık.
gelecekten konuşurduk
sanki elimizde bir ipucu varmış gibi.
hiç düşünmemiştim
bir gün seni kaybedeceğimi.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
ben junedım sen de benim johnny cashim.
birbirimiz olmadan asla bir bütün olamazdık, bir anlaşma yapmıştık.
seni özlediğim zaman bazen o plakları dinliyorum.
biri senin dövmeni sildirdiğini söyledi.
şehir meydanında the bluesi söylerken gördüm seni.
artık ilham perin ben olmadan yaptığın müzikle yüzleşme zamanı geldi.
ama başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
giden biri
giden biri
giden biri.
bunca para bir zaman makinesi alamaz ki bana, hayır.
seni milyon tane yüzüğe değişmem, hayır.
senin, benim için ne ifade ettiğini sana söylemeliydim.
çünkü şimdi bedelini ödüyorum.
başka bir hayatta olsaydık sevgilin olurdum.
bütün sözlerimizi tutar, beraber dünyaya karşı gelirdik.
başka bir hayatta olsaydık kalmanı sağlardım.
böylece senin arkasına bakmadan giden biri olduğunu söylemek zorunda kalmazdım.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?