recep tayyip erdoğan

bgat
cumhurbaşkanlığı seçimleri için aday olmaması gereken siyasetçi. şu anda üzerinde asılı duran siyasi kimliğinden dolayı henüz türkiye’deki her kesimden vatandaştan onay alamayacak bir konumdadır. cumhurbaşkanlığı için gerekli olan olgunluk, bütünleştirici bir etki ve gerekli olan güvenoyuna sahip değildir. zaten siyasi geçmişine bakılırsa da bu özelliklere sahip olması biraz zor görünüyor. erdoğan’ın sahip olduğu siyasi geçmişe ve kimliğe bir bakalım. kendisini başbakan yapan seçmen kitlesine bir bakalım. sonra da türkiye’de tartışılan laiklik kavramına dönelim. başbakan olmadan ve olduktan sonra kendisi hakkında kopan fırtınalara bakacak olursak, türkiye cumhuriyetinin en yetkili makamına geçmesi halinde doğacak tedirginliği de anlamak çok kolaydır. peki bunu vatandaş bilmiyor mu? bence biliyorlar. ama cumhurbaşkanlığı makamının nasıl bir ağırlığı olduğunun farkında değiller. cumhurbaşkanı olabilecek kişinin ak ya da koyu tüm partiler tarafından uygun görülebilmesinin öneminin de ne kadar büyük olduğunu söylemeye gerek yok. bir kere, bu isim geçmişte belli bir çalkantılı siyasi geçmişe sahip de olsa, bir zaman sonra herkes tarafından kabul görebilecek bir mantaliteye ulaştığını hissettirebildiğinde bu makama aday olmalıdır. erdoğan için ise bunları söylemek mümkün değil. ne tüm siyasi görüşlere aynı mesafede durabileceği söylenebilir ne de alacağı kararları kendisini cumhurbaşkanlığa kadar getirebilecek partinin çizgisinde vermeyeceğini hissettirebilir. biz bunları düşünebiliyoruz da erdoğan düşünemiyor mu? düşünüyordur herhalde. o halde neden bu makam için bu kadar istekli. gerek iktidarda gerekse cumhurbaşkanlığında da kendi partisinden kişilerin olması türk halkına çok şey mi kazandıracak. hiç sanmıyorum ve bu durum çoğunluk türk vatandaşını endişeyle düşündürüyor.
bu başlıktaki tüm girileri gör

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol