hak ifadesinin cogulu demektir aynı zamanda hukuk=haklar .yanlız eskiden beri hukuk haklardan daha fazla şeyi ifade etmiştir .hakkımız olan hukukla duzenleniyorsa hakkımız olmayan şeylerde hukukla düzenlenebilir .örneğin:tapu sicili herkese açık olduğundan.kişinin ben bilmiyordum iddasi dinlenmez demek hakkımızın olmadığı bir konudur ve hukuk düzeni bunu da kapsar .hukuk sadece hak kavramıyla mı sınırlıdır acaba?insan neyin hakkı olup olmadığını nasıl bilebilir?mesela insanların yaşama hakkı vardır ve bu mutlak haktır herkese karşı ileri sürülebilir ve kimse elinden alamaz ve bu konuda başkası hüküm veremez(idamın olmadığı yerler için)şimdi biz yaşama hakkına bu kadar değer veriyorsak bir inegi yemek maksadıyla öldürmeyi kendimize nasıl hak olarak görüyoruz .can ise o da can .kimin canı daha değerli bunda ki ölçüt nedir?ölçüt faydakilik galiba insan irkina faydalı olan şeyler hakkımız ve hukuka uygun bu sebeple.
şimdi ben arkadaşımın parasını calsam bundan ben faydalanicam .bu eylemim hukuka uygun mudur?tabii ki hayır dediğinizi duyuyorum.o zaman fayda kişisel değilde toplam fayda ile mi olculecek?ben 10 lira çaldım çaldığım 10 lira kaybetti toplam fayda =0 hukuka aykırıdır mı diyeceğiz.ya peki ben o 10 lira ile 100 liralık iş yapsam ama çaldığım kişinin öyle bir durumu olmasa bu yaptığımı mesrulastirir mi?hayiiiir. o zaman fayda hakkı belirlemekte ölçüt değil belki cezayı belirlemek için olabilir geçelim.ha ayrıca hakkın kötüye kullanılmasını da hukuk düzeni korumaz yani mesele haklarımızı öğrenip buna göre davranmakla bitmiyor.peki soruyorum tekrar bir şeyin hakkımız olup olmadığını nasıl anlarız?yukarıda olcutlerden bahsettik ancak böyle bir sonuca ulaşmamız zor görünüyor bu yüzden ikinci soruya geçiyorum hak kavramı nereden gelmiştir?mesela ben bir ilk insanım yerde bulduğum elma üzerinde mülkiyet hakkimin olduğunu nasıl anlayabilirim?akıl yolu ile mi sezgi ile mi ?insanoglu pek çok şeyi doğaya bakarak öğrendi mesela dünyada hiç kuş olmasaydı biz uçak yapabilir miydik sizce :benim cevabım sanmıyorum nedeni ise bizim beynimiz bilinmeyen şeylere karşı taklit mekanizması ile çalışıyor .bir bebegin gözü önünde bir oyuncak ile oynayın onun eline de verin o oyuncağı sizde de olsun ,oynayisiniz bebeğin hosuna gittiyse elinizdeki oyuncağa yönelecek ve sizin yapmaya çalıştığınizi yapmak isteyecektir halbuki aynı oyuncak kendi elinde de vardır ama elindeki sizin elinizdekinden ona göre farklıdır ışte bu ayrım çok önemli 50 yaşına da gelse insan aklı bilinmeyene böyle yaklaşacak ilk kazanımları ,öğrenimleri böyle olacak.gelelim hak durumuna.mesela ilk insan mülkiyeti doğadan ogrenmediyse yani doğayı taklit etmediyse nereden bilebilecek?yanlız tüm haklar doğadan mi geldi ya da turetildi tüm hakları kapsiyormu doğa ?örneğin fikri mülkiyet hakkı doğadan cikarabilcegimiz bir hak gibi durmuyor .bir sonuca varmayı çok isterdim ama daha hak kavramını aciklayamiyoruz ,hukuk nerdeee.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?