ben
ben, kimsesiz seyyahı, mechuller caddesinin;
ben, yankısından kaçan çoçuk, kendi sesinin.
ben, sırtında taşıyan işlenmedik günahı;
allah’ın körebesi, cinlerin padişahı.
ben, usanmaz bekçisi, yolcu inmez hanların;
ben, tükenmez ormanı, ısınmaz külhanların.
ben kutup yelkenlisi, buz tutmuş kayalarda;
öksüzün altın bahtı, yıldızdan mahyalarda.
ben başı ağır gelmiş, boşlukta düşen fikir;
benliğin dolabında, kör ve çilekeş beygir.
ben, allah diyenlerin boyunlarında vebal;
ben bugünküne mazi, yarınkine istikbal.
ben, ben, ben; haritada deniz görmüş, boğulmuş;
dokuz köyün sahibi, dokuz köyden kovulmuş.
hep ben, ayna ve hayal; hep ben, pervane ve mum;
ölü ve münker-nekir; baş dönmesi uçurum...
1939
necip fazıl kısakürek
(bkz: necip fazıl kısakürek)
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?