quills

independence
duslerin efendisi

orijinal ismi : quills
yonetmen : philip kaufman
senaryo : doug wright
oyuncular : geoffrey rush, kate winslet, michael caine
yapim : abd - 2000
sure : 119 dk.

dvd ozellikleri

ekstra : senarist doug wright’in film uzerine yorumu; fragman; "marquis on marquee," "creating charenton," "dressing the part" klipleri
dil secenekleri : orijinal dili ingilizce, turkce altyazisi bulunmamaktadir.
video formati : pal, 16:9 (genis ekran), 1.85:1
ses : dolby dijital 5.1



quills, sadizmin isim babasi, fransiz yazar-dusunur marquis de sade’in (1740-1814) yasaminin son yillarini konu alan bir film. sade, yazdiklari, soyledikleri ve yaptiklariyla cesitli donemlerde hukum giymis; toplumun ahlak sinirlari icine girmeyi kabul etmeyince 1801 yilinda charenton’daki akil hastanesine kapatilmisti. sade’in buradaki gunlerini temel alan quills, sansasyonel dusunurun yazdiklarindan cok onun otoriteyle olan mucadelesine odaklaniyor. dolayisiyla, filmin ilk sahnelerinde kahramanlastirilmis bir sade cikiyor karsimiza. klasik anlatim kaliplari icinde, sade’in yaninda otoriteyi temsil eden iki karakter mevcut: insani metodlarla tedaviyi savunan rahip coulmier ve napolyon’un otoritesini temsil eden, ’hasta’ sade’in fiziksel uygulamalarla tedavi edilmesi gerektigini savunan dr. royer collard. kaleminin ve dilinin etkileyiciligiyle karsi konulmaz bir cazibeye sahip olan sade, bu cazibesini kullanarak hastanenin camasircisi genc ve guzel madeleine araciligiyla dusuncelerini yaymayi surdurunce, otorite ona karsi giderek sertlesmeye ve fiziksel mahrumiyetin dozunu arttirmaya basliyor. yazacak tum malzemeleri elinden alinan sade yilmiyor ve arzularini gerceklestirebilecek kosullardan mahrum birakilan vucudunu, bu arzularini yaziya gecirebilmek icin feda ediyor.

dramatik bir yapi kurmak ugruna tarihsel gercekleri saptirmakla elestirilen quills, yine ayni nedenle, eserleri gunumuzde bile tartisilan sade’in dusunce dunyasina girmemize izin vermiyor; dolayisiyla izlenilen filmin tarihin en siradisi dusunurlerinden birinin yasamina dair olmasinin pek bir anlami kalmiyor.

http://www.altyazi.net/mayis02/evkeyfi/duslerin.htm
independence
oldukca etkileyici ve de sade`nin yazma hirsinin ne derece fala oldugunu gozler onune seren film.oyle ki hicbir $ey bulamayinca parmaklarini kesip kendi kani ile cama$irlarina bir $eyler yaziyor eleman.oyle boyle degil yani.
max
marquis de sade ın akıl hastanesinde geçen günlerini anlatan değişik bir film ama insanı ’sade’ hakkında tam olarak bilgilendiremiyor.filmi izlerken onca akıl hastası arasında adam gayet normal geliyor insanın gözüne lakin kitaplarına bakıldığında adamın gerçekten bir ruh hastası olduğu görüşüne kolayca katılabiliyor insan...
broken promise
sade nin pisikopatlığını bir yana bırakacak olursak,yazmak için gösterdiği çaba takdir edilesidir.
tek başına zindandayken bile bokuyla duvara yazı yazar bu adam.

neden bekliyorsun?


bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?

üye ol