karga bokunu yemeden kalkmayi gerektirir.
oy vermek
en fireş halinde kalkılır evde ahalisinde oy verecek olan kişileri bir heyecan sarar ve kahvaltı bile yapılmadan hemen her nerede oy verilecekse cümbür cemaat oraya gidirlir. bunlar komşu teyze, fatma yenge, sakin amca, şen dul ayşegül ablamız ve beleş yol arkadaşları ile oy verme yerine ulaşılır. kapıda sabahın köründe kalkmış görevlilerin güler yüzü karşısında <abkz:(!)hemen içeriye koordineli bir şekilde alınır. kapalı bölgeye geçirtilip sizin sabahtan beri yaptığınız telaşın boşuna olduğunu gözünüze soka soka yuvarlak içinde amblem olan şeylere mühür basmanızı beklerler. bu duruma en güzel üstad nejat uygurdan gelmiştir verdim
vatandaşlık görevlerimizden en başlıcası.
seçim sonrası meraklı türk halkı arasında geçmesi muhtemel diyalog:
-kardeş oyunu kime verdin?
-yaw bizim şey varya recai erdoğan bahçeli heh ona, denize düşen yılana sarılır düşüncesiyle oyumu verdim ama sonuçları ağar ağar sayacaklarından merak etme hayal ettiğimiz oylara uzanamayacağımızın bilincindeyim.
-kardeş oyunu kime verdin?
-yaw bizim şey varya recai erdoğan bahçeli heh ona, denize düşen yılana sarılır düşüncesiyle oyumu verdim ama sonuçları ağar ağar sayacaklarından merak etme hayal ettiğimiz oylara uzanamayacağımızın bilincindeyim.
yüksek seçim kurulunun yaklaşık 5 yılda bir iki günlükte olsa ülkenin en önemli kurulu olmasını sağlayan vatandaşlık görevi.
+18dir. fakat bundan ileriye gidilmelidir; "en azından türkiyede". çünkü farkındalık büyüyerek kazanılmıyor ve birikim, bilgi elde edinilmiyor.
kullanmadan once kendini onemli sahsiyet gibi hissetirmene yardımcı olur ama sandiktan acildiktan sonra ne kadar boktan ve salak birsey oldugunu gorebilirsin ve ardindan gelen kelime
+ bir daha oy kullananin aq
+ bir daha oy kullananin aq
bilgi sozluk dahilinde, asagidaki linki tiklayarak daha eğlenceli bir hale dönüştürebileceğiniz eylem.
http://www.bilgisozluk.com/oyla.asp?func=vote&eid=#615035
http://www.bilgisozluk.com/oyla.asp?func=vote&eid=#615035
bir bilgiclik gorevidir.
(bkz: sozluk bana muhtesem ver ulan allahsız)
(bkz: sozluk bana muhtesem ver ulan allahsız)
sms ile salak yarışmalara oy atan bir ülkede, 8 milyon kişinin iktidarı belirlerken yapmadığı eylem.
(bkz: boy vermek)
(bkz: oy verme boy ver)
çömezlerden esirgenmiş bir özellik.
bu konuya ben de bir özet-i hikayemsi anlatımla pandik atmak istiyorum (siz buna parmak basmak da diyebilirsiniz).
oy sistemi yararlı olduğu kadar zararlı bir sistemdir. entry giren insanların çoğu (siz buna yazar veya bilgiç de diyebilirsiniz) muhteşem oyu aldıklarında yazma şevkleri gelir. daha güzel ve daha çok yazarlar, daha cici olur sözlük.
ama aynı kişiler (entry giren insanların çoğu) berbat oyu aldıklarında moralleri bozulur, küserler. düşünceleri değişmeyeceği için "acaba böyle yazsam yine berbat verirler mi" diye düşünürler. işte zararı burada kendini gösteriyor. bu oy alıp verme işi bir zaman sonra bazı insanları (entry giren) oy için entry girer hale getiriyor. sonra da "sözlükte kalite düştü" gibisinden yakınmalar baş gösteriyor.
yani aslında söylemek istediğim, entryleri, oy alırsa ekime almazsam skime kadar anlayışıyla girmek gerektiğidir. tecrübe konuşuyor. benim de zamanında oy almak için entry girdiğim oldu, hatta günün en beğenilen entryleri seçeneği vardı istatistiklerde. günde bir entry girerdim sonra bütün gün o sayfayı yenilerdim. o zamanlar buralar hep dutluktu, entry puanı diye bir şey yoktu.
benim aklımı başıma getiren şey iki kez yediğim binlerce puanımı silen seri eksi oylardı. sizin başınıza gelmesin, siz şimdiden bilin bunları. bir tecrübe bir nasihat, kıl, tüy, vs.
parantezler sayesinde çok açıklayıcı bir entry oldu diye düşünüyorum. (acaba muhteşem alır mıyım lan)
oy sistemi yararlı olduğu kadar zararlı bir sistemdir. entry giren insanların çoğu (siz buna yazar veya bilgiç de diyebilirsiniz) muhteşem oyu aldıklarında yazma şevkleri gelir. daha güzel ve daha çok yazarlar, daha cici olur sözlük.
ama aynı kişiler (entry giren insanların çoğu) berbat oyu aldıklarında moralleri bozulur, küserler. düşünceleri değişmeyeceği için "acaba böyle yazsam yine berbat verirler mi" diye düşünürler. işte zararı burada kendini gösteriyor. bu oy alıp verme işi bir zaman sonra bazı insanları (entry giren) oy için entry girer hale getiriyor. sonra da "sözlükte kalite düştü" gibisinden yakınmalar baş gösteriyor.
yani aslında söylemek istediğim, entryleri, oy alırsa ekime almazsam skime kadar anlayışıyla girmek gerektiğidir. tecrübe konuşuyor. benim de zamanında oy almak için entry girdiğim oldu, hatta günün en beğenilen entryleri seçeneği vardı istatistiklerde. günde bir entry girerdim sonra bütün gün o sayfayı yenilerdim. o zamanlar buralar hep dutluktu, entry puanı diye bir şey yoktu.
benim aklımı başıma getiren şey iki kez yediğim binlerce puanımı silen seri eksi oylardı. sizin başınıza gelmesin, siz şimdiden bilin bunları. bir tecrübe bir nasihat, kıl, tüy, vs.
parantezler sayesinde çok açıklayıcı bir entry oldu diye düşünüyorum. (acaba muhteşem alır mıyım lan)
bazen sözlüğe giriş yapmadan o başlıktan o başlığa dolanırken görülen ve çok beğenilen entrye oy verebilmek için sözlüğe giriş yapıp muhteşeme basıp geri çıkmaktır.
sözlüğümüzde 3 yıl önceye nazaran -ki o zaman oylama sistemi de yoktu sanırım- daha da yoluna girmiş bir olaydır demek isterdim öncelikle ama o zamanlar ben burada değildim.
neyse yanlış yerden girdik konuya topla kendini evladım.
demem o ki sözlüğü takip edenler anlayacaklardır demek istediğimi, giriyoruz istatistikler bölümünden geçen haftanın en beğenilenlerine karşımıza bize kalbi kadar temiz bir sayfa ayırmış olan sözlük çıkıyor.evet.
meraklıyız durmuyoruz yerimizde hemen ardından gün içerisinde en beğenilen entrylere giriyoruz.o da ne sabah saat 10 da 9 tane entry beliriveriyor karşımızda.
bunun anlamı ne peki?
durum şöyle; o sevimli bir şekilde entrylerin altında parlayan gülücük işaretine [ --> ":)" ] en az iki kere tıklanan 9 tane entry olmuş bugün.
ee iyi de bu ne demek?
ehöm.jedi küfür yasak di mi burda? bak güzel kardeşim bu şu demek oluyor ki,insanlar okuyorlar eğleniyorlar.okudukça öğreniyorlar sonra bildiklerini de bizimle paylaşıyorlar zart zurt.büyüyoruz güzelleşiyoruz, okunuyoruz değerleniyoruz, entry giriyoruz eğleniyoruz, oylanıyoruz hevesleniyoruz.anlatabildim?
ben anladım onu.öyle de bir özet geçtin yani ama ne gerek vardı şimdi?
duygulandım, sevindim be öyle deme.iyi olmadı mı?hadi kaçtım ben ufaktan.
neyse yanlış yerden girdik konuya topla kendini evladım.
demem o ki sözlüğü takip edenler anlayacaklardır demek istediğimi, giriyoruz istatistikler bölümünden geçen haftanın en beğenilenlerine karşımıza bize kalbi kadar temiz bir sayfa ayırmış olan sözlük çıkıyor.evet.
meraklıyız durmuyoruz yerimizde hemen ardından gün içerisinde en beğenilen entrylere giriyoruz.o da ne sabah saat 10 da 9 tane entry beliriveriyor karşımızda.
bunun anlamı ne peki?
durum şöyle; o sevimli bir şekilde entrylerin altında parlayan gülücük işaretine [ --> ":)" ] en az iki kere tıklanan 9 tane entry olmuş bugün.
ee iyi de bu ne demek?
ehöm.jedi küfür yasak di mi burda? bak güzel kardeşim bu şu demek oluyor ki,insanlar okuyorlar eğleniyorlar.okudukça öğreniyorlar sonra bildiklerini de bizimle paylaşıyorlar zart zurt.büyüyoruz güzelleşiyoruz, okunuyoruz değerleniyoruz, entry giriyoruz eğleniyoruz, oylanıyoruz hevesleniyoruz.anlatabildim?
ben anladım onu.öyle de bir özet geçtin yani ama ne gerek vardı şimdi?
duygulandım, sevindim be öyle deme.iyi olmadı mı?hadi kaçtım ben ufaktan.
(bkz: oy verdik borclu ciktik)
iki ucu boklu degnektir. versen olmaz vermesen yine olmaz.
robot süpürge
bebek maması
aptamil bebek maması
en ucuz klima fiyatları
klima fiyatları
dubai vize
sözlük scripti sütyenli atlet
şişli escort bursa escort görükle escort türkçe seks hikayeleri izmir escort hatay escort izmir escort ankara escort
çankaya escort maltepe escort buca escort denizli escort denizli escort çiğli escort şirinevler escort çekmeköy escort
Anadolu Yakası Escort istanbul escort
şişli escort
esenyurt escort
beylikdüzü escort
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?