kibir aklın salyası ,
hiç bir insan evladı bundan münezzeh/ari/soyutlanmış değildir.
hülasa aklın kadar kibirlisindir.
"iş" bir "aklın" ürünü dür , "iş" ise "enerji" üretir.
bilinen insani evrende akıl mutlaktır ve rom'a (subroutine/gömülü/özdeş yazılım) muhtaçtır.
"enerji"soyuttur , ha keza , "akıl" da soyuttur
ortada sandık "iş" ise somuttur.
zavallı insan oğlu başı da sonu da , varı da yoğu da sadece "iş" miş gibi ,
tüm yatırımını buna yapar.
çünkü aklı kibire , egosu ise konfora açtır.
akıl iş üretir , iş ise enerji yani medeniyet/teknoloji/bilim , özetle konfor.
her bir konfor parametresi ise , insana özel bir hasleti köreltir.
yani özünden (tözünden) uzaklaştırır , koparır.
çok uzun yazdım ama ;
konu bir kitaba bağlanmakla ve/veya bir felsefeye bir çerçeveye hapsolmakla çözülse idi ,
şimdiye çoktan çözülürdü ,
özetle kendinizi o kadar abartmayın.
akıl'dan bağımsız önermeler , örneğin ateizm , veya şartlı önermeler ; örneğin deizm ,
sohbetlere meze ola gelmiş ve olagitmekte dir.çünkü bu önermelerin varlıkları bir diğerine bağlıdır , akla değil.
akıl bir öz'e (töz) muhtaçtır ,
yoksa bilinen evrede karşılık bulamaz.
hülasa akıl tanrıdır.
dinler aklı beseleyen öz'lerdir.
ve "kutsiyetleri" sebebi ile çok/en iyi korunagelen ve korunagiden kütüphanelerdir.
genel manada tanrı tanımazlığı savunan ateistler,
neden özel de hep islam ve kültürüne esip gürlerler ?
yok sa misyonerlik ederler de , buna biz de kendileri de uyanamayız mıdır?
not:
şunu yazmazsam konu havada kalabilir;
tasavvuf ehli der ki;
"tanrıyı aramakla geçer ömür"
mutlak inanç makbul değildir.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?