bilginin tek kaynağının deney olduğunu ileri süren öğreti... bu öğreti bilginin sadece duyumlardan geldiğini ve deney dışında hiçbir yoldan bilgi edinilemeyeceğini savunur. bilginin duyumlara dayandığı savı, ustan ve doğuştan bilgi olmadığı anlamını içerir. ampirizm, duyumdan ayrı bilgi prensipleri olarak aksiyomların, akli prensiplerin, doğuştan fikirlerin ve kategorilerin varlığını inkar eder. dolayısıyla bütün bilgimizin dayandığı esasların duyulabilir tecrübenin eseri ve mahsulü olduğunu ileri sürer. önsel (apriori) olan hiçbir şeyi kabul etmez.
ampirizm, insanın doğuştan bir takım bilgi esasları olduğunu iddia eden idealizm ve rasyonalizmin karşısındadır. ampirizme göre akıl, mantıki bir role sahiptir, yani olaylardan değil, müşahedelerden elde edilen önermeleri, tutarlı bir sistem halinde tanzim etmek rolüne sahiptir.
ampirizm, şu önemli yanılgıları taşır: diyalektikten yoksun olduğu için tek yanlıdır, bilgi sürecinde deneyin rolünü metafizik bir tutumla saltıklaştırır. ikinci olarak ve bundan ötürü bilgi sürecinde düşüncenin rolünü küçümser. üçüncü olarak ve bundan ötürü bilgi sürecinde düşüncenin göreli bağımsızlığını yadsır. dördüncü olarak ve bunlardan ötürü de öznel öğrenme sürecini etkin bir süreç olarak değil, edilgin bir süreç olarak görür.
ampirist john locke doğuştan, önsel, bir bilgi olmadığını tanıtlamak için “boş levha ( tabula rasa) deyimini kullanmıştır. locke göre insan beyni, doğduğu anda, boş bir levha gibidir. bu levha, yaşandıkça, duyular yoluyla elde edilen algılarla dolacaktır. bu yüzdendir ki yeni doğan çocuk hiçbir şey bilmez ve aptalların levhaları ömür boyu boş kalır. çünkü doğuştan bilgi yoktur. bilgi, ancak duyularla elde edilebilir. kendisine sözü edilmeyen bir şeyi kendiliğinden bilen bir tek kişi gösterilemez. anadan doğma körde renk bilgisi yoktur, çünkü rengi algılayamamaktadır.
neden bekliyorsun?
bu sözlük, duygu ve düşüncelerini özgürce paylaştığın bir platform, hislerini tercüme eden özgür bilgi kaynağıdır.
katkıda bulunmak istemez misin?